top of page
Ara

EL ATMANIN ÖNLENMESİ DAVASI VE ZİLYETLİK DAVALARI

  • BATUKAN HUKUK & DANIŞMANLIK
  • 21 Mar 2021
  • 2 dakikada okunur

Kişiye eşya üzerinde doğrudan hakimiyet sağlayan haklara “ayni hak” denir. Ayni hak doğrudan eşya üzerinde hakimiyet sağlayan herkese karşı ileri sürülebilen bir haktır. Ayni hakka dayanan davalar zamanaşımına uğramadığı halde alacak hakkına dayanan davalar zamanaşımına uğrar


Zilyetlik için aranan irade eşyayı fiili hakimiyet altında bulundurma iradesidir. Bir kimse ele geçirdiği mal üzerinde ancak fiili hakimiyet kurma iradesi varsa zilyetliği kazanmış olur.


Mülkiyet, kişiye eşya üzerinde en geniş yetkiler sağlayan ayni hak olmakla birlikte mülkiyetin sağladığı olumlu yetkiler ve yükümlülükleri vardır. Malikin kaçınma, katlanma ve yapma yükümlülükleri olabileceği gibi mülkiyetin sağladığı olumlu yetkiler ise malın fiilen kullanılması, ürünlerinden yararlanılması, tüketilmesi, malda değişiklik yapılması gibi fiili tasarrufları, malın başkasına devredilmesi, üzerinde haklar kurulması gibi hukuki tasarrufları kapsamaktadır.


Mülkiyet hakkının gereği olarak malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilecektir. (TMK 683 f.2)


Malikin açacağı davanın doğru tespit edilmesi büyük önem taşımaktadır zira malikin zilyet ile aralarındaki hukuki ilişkiden doğan geri verme talebi ile zilyede karşı olan istihkak talebi yarışmaktadır.



EL ATMANIN ÖNLENMESİ DAVASI:


El atmanın önlenmesi (Müdahalenin Men’i) davası malike, mülkiyet hakkından doğan yetkilerini kullanmasının haksız olarak engellenmesi, kısıtlanması veya zorlaştırılması durumunda kendisini koruma imkanı verir. El atmanın önlenmesi davası, hem haksız ve hukuka aykırı, mevcut el atmalara son verilmesini için hem de ilerde gerçekleşmesi muhtemel el atmalar için açılabilmektedir.


El atmanın önlenmesi davasının konusu taşınmazlar iken zilyetliğin geri verilmesi davasının konusu taşınır mallardır.


El atma sonucunda malik bir zarara uğramışsa bahse konu zarar için de ayrıca genel hükümlere göre tazminat davası açılabilmektedir.



İSTİHKAK DAVASI:


Dolaysız zilyet durumunda olmayan malikin, malik olmayan zilyede karşı mülkiyet hakkına dayanarak haksız olarak ele geçirilen veya alıkonulan eşyanın geri verilmesini amaçlayan bir eda davasıdır.



ZİLYETLİK DAVALARI


1-TAŞINIR DAVASI:


Taşınırı çalınan, kaybolan ya da iradesi dışında başka herhangi bir şekilde elinden çıkan zilyet, o şeyi elinde bulunduran herkese karşı beş yıl içinde taşınır davası açabilir. Bu taşınır, açık artırmadan veya pazardan ya da benzeri eşya satanlardan iyiniyetle edinilmiş ise; iyiniyetli birinci ve sonraki edinenlere karşı taşınır davası, ancak ödenen bedelin geri verilmesi koşuluyla açılabilir. Diğer konularda iyiniyetli zilyedin haklarına ilişkin hükümler uygulanır. (TMK 989)

Saldırıda bulunan, eşya üzerinde bir hak iddia etse bile; zilyetliği saldırıya uğrayan, ona karşı dava açabilir. Dava, saldırının sona erdirilmesine, sebebinin önlenmesine ve zararın giderilmesine yönelik olur.



2-ZİLYETLİĞİN GERİ VERİLMESİ DAVASI:


Zilyetliği geri verme davasında amaç zilyetliği gasptan önceki haline getirmektedir.

Geri verme aynen yapılmalı, aynen yapılamıyorsa gasıp kusurlu ise haksız fiil hükümlerine, kusursuz ise zilyetliğin iadesi hükümlerine göre doğan zarar tazmin edilmelidir.


Başkasının zilyet bulunduğu bir şeyi gasbeden kimse, o şey üzerinde üstün bir hakka sahip olduğunu iddia etse bile onu geri vermekle yükümlüdür. Davalı, o şeyi davacıdan geri almasını gerektirecek üstün bir hakka sahip olduğunu derhâl ispat ederse onu geri vermekten kaçınabilir. Dava, şeyin geri verilmesine ve zararın giderilmesine yönelik olur. (TMK 982)



ZİLYEDİN KUVVET KULLANMA HAKKI:


Zilyet, her türlü gasp veya saldırıyı kuvvet kullanarak defedebilir. Zilyet, rızası dışında kendisinden alınan şeyi taşınmazlarda el koyanı kovarak, taşınırlarda ise eylem sırasında veya kaçarken yakalananın elinden alarak zilyetliğini koruyabilir. Ancak, zilyet durumun haklı göstermediği derecede kuvvet kullanmaktan kaçınmak zorundadır. (TMK 981)



ZİLYETLİK DAVALARINI AÇMA SÜRESİ:


Gasp ve saldırıdan dolayı dava hakkı, zilyedin fiili ve failini öğrenmesinden başlayarak iki ay ve herhâlde fiilin üzerinden bir yıl geçmekle düşer.


Av. Buket BATUKAN


 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
İSİM, SOYAD DEĞİŞTİRME DAVALARI

Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Kişinin, doğumundan sonra ailesi tarafından...

 
 
 
ÖLÜME BAĞLI TASARRUFLAR (TMK)

Ayırt etme gücüne sahip, on beş yaşını bitirmiş herkes sözlü, yazılı ve resmi şekilde vasiyetname düzenleyebilir. Mirasbırakan, tasarruf...

 
 
 

Comentarios


bottom of page